var olma - Türkisch Englisch Wörterbuch

var olma

Bedeutungen von dem Begriff "var olma" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 11 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Technical
var olma presence n.
What we need is a Europe which has a constant presence and speaks with one clear voice on the international stage.
İhtiyacımız olan şey, uluslararası sahnede sürekli var olan ve tek bir sesle konuşan bir Avrupa'dır.

More Sentences
General
var olma existing n.
var olma availability n.
var olma inhesion n.
var olma corporeity n.
var olma corporeity n.
var olma ens n.
Idioms
var olma into being n.
Philosophy
var olma thingliness n.
var olma thingness n.
var olma presentiality n.

Bedeutungen, die der Begriff "var olma" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 58 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
var olma hakkı right to exist n.
Israel has no right to exist.
İsrail'in var olma hakkı yok.

More Sentences
önceden var olma preexistence n.
bir arada var olma coexistence n.
var olma nedeni raison d'etre n.
daima var olma durumu sempiternity n.
bedenen var olma corporeity n.
önceden var olma pre-existence n.
her yerde var olma ubiquitous presence n.
var olma savaşı battle for existence n.
var olma mücadelesi struggle for existence n.
var olma savaşı struggle for existence n.
bedenen var olma corporeity n.
var olma nedeni raison d'etre n.
var olma nedeni raison dĕtre n.
yeniden var olma re-creation n.
her yerde var olma ubiquitariness n.
kendi kendine var olma uncreatedness n.
yaratılmadan var olma uncreatedness n.
var olma durumu mode n.
var olma koşulu mode n.
var olma durumu modification n.
var olma hali modification n.
var olma koşulu modification n.
başka bir şeyin içinde var olma inbeing n.
birlikte var olma concomitancy n.
birbiriyle bağlantılı şekilde birbiriyle var olma concomitancy n.
doğal olarak var olma inhesion n.
sonra da var olma postexistence n.
birlikte var olma coinherence n.
önceden var olma preexistency [obsolete] n.
öz ile var olma durumu self-existence n.
öz ile var olma durumu self-life [obsolete] n.
öncesinde var olma prevenance n.
önceden var olma prevenience n.
görünürde var olma superficiality n.
var olma mücadelesi vermek fight for survival v.
var olma mücadelesi vermek struggle to survive v.
var olma mücadelesi vermek strive to survive v.
Idioms
birinin var olma sebebi his, your, raison d'être n.
birinin var olma sebebi one's raison d'être n.
birinin var olma nedeni one's raison d'être n.
(bir şeyin) olma/gerçekleşme ihtimali var (the) smart money is on (something) expr.
(birinin) başarılı olma/başarma ihtimali var (the) smart money is on (someone) expr.
Trade/Economic
bir hedef kitlenin, analiz konusu programdaki izleyici yoğunluğunun, tüm kişiler içinde var olma yoğunluğuna oranı affinity index n.
birlikte var olma sözleşmesi coexistence agreement n.
Computer
uzaktan var olma tele-presence n.
bilgisayar içinde sonsuza dek var olma digital immortality n.
Philosophy
anlamsız ve mantıksız bir dünyada var olma (the) absurd n.
birlikte var olma olanağı compossibility n.
bir şeyin ya da bir kişinin var olma sebebi raison d’être n.
var olma nedeni raison d'être n.
var olma sebebi raison d'être n.
var olma nedeni reason for being n.
var olma sebebi reason for being n.
var olma ideasının doğuştan bulunduğunu ve doğru bilgiye bu yol ile ulaşılabileceğini öne süren rosmini felsefesi rosminianism n.
doğal olarak var olma inherence n.
doğal olarak var olma inherency n.
Geology
iki farklı kristal biçiminde var olma özelliği dimorphism n.